Lisede Robot Takımında Olmak |3|

Esra Çakır
5 min readDec 14, 2020

Eveet. Sizlere takımı anlattım, görevlerimi anlatım. Ancak takım ruhumuzdan bahsetmediğimi fark ettim. Bu yazımda sizlere takım ruhumuzdan takım arkadaşlarımdan, takım olmanın “robot takımı” olmanın faydalarından bahsedeceğim.

Keyifli okumalar😊.

Takım Arkadaşlarım

Takım arkadaşları bir takım için en önemli noktadır. Başarıyı getiren takım üyeleridir. Şimdi sizlere Matiricie Takımının üyelerinden bahsedeyim.

Takım arkadaşlarımla DENEYAP Eğitim atölyelerinde aynı sınıfta eğitim alıyoruz. Çoğumuzun ilk takım arkadaşları farklıdır. Deneyap Atölyemizde kurulan ilk takımlar ODTÜ Robot Günleri yarışmasına katılabilmek amacıyla oluşturulmuştu ve çoğumuz farklı takımlarda yer alıyorduk…

Bu yarışmada herkes kendisini ilk defa bir takım içerisinde görerek performansını ölçme fırsatını kazanmıştı. Kendi çalışma performansımızı gördüğümüz gibi arkadaşlarımızın da neler yapabildiğini görüyorduk. ODTÜ Yarışma günlerinde Deneyap Atölyelerine TEKNOFEST yarışma takımları oluşturulması önerildi. Bizler de takımımızı oluşturmak için ilk adımımızı attık.

Atölyede Kadircan bana “Teknofest takımı kuruyoruz katılmak ister misin?” diyerek takıma beni davet etti. O zamanlar aktif olarak çalıştığım bir takımım yoktu. Ayrıca takımdaki yakın arkadaşlarımdı ve her biri yetenekli, “istekliydi”. Bu sebeplerden dolayı teklifini kabul ettim ve takıma dahil oldum.

Takım arkadaşlarım Kerem, Beril, Tunç ve Kadircan’dı.

Kerem benim ilk takım arkadaşım. Bugüne kadar bulunduğum her takımda yer alan biri. Yani ayrılmaz ikiliyiz diyebilirim. Atölyede eğitim alan öğrenciler elektronikle orada tanışıyorken Kerem bizlerden çok önce tanışmış aldığımız eğitimlerle sadece öğrendiklerini pekiştiriyordu. Diğer takım arkadaşlarım gibi Kerem de takımı yukarı çeken bir arkadaşım. Kendisiyle sürekli aynı takımda yer almaktan mutluluk duyuyorum.

Beril ile Ben

Beril benim ikizim. Kendisiyle çok benziyoruz 😊 Beril daha önceki yazımda da bahsettiğim gibi kalemi çok güçlü bir takım üyesi. Halkla ilişkiler kısmında birlikte görev yapıyoruz. Daha önceden Kerem ve Beril’le aynı takımda bulunmuştum. ODTÜ yarışmasında birlikte yarışmıştık. Beril rasyonalist düşünce yapısıyla gerçekçi bir şekilde takımın geleceğini belirlememizde bizlere çok yardımcı olan değerli bir isim.

Kuzenim diyerek insanları şaşırttığım Kadircan takımın en gerçekçi hatta biraz karamsar ama gerçekten fedakâr bir üyesi. Takım içerisinde kasvetli bir hava hâkim olmazdı. (Kadircan’ın konuştuğu zamanlar dışında). Kadircan da Kerem gibi bizlerden çok önce elektroniğe merak salmış ve pekiştirebilmek için “ceyrancı”da staj yapmışlığı bile vardır. Kadircan’ın evini hocamızın evi gibi kendi atölyemiz olarak kullandık. Fedakârlık demişken Keremi de atlamayalım. Çalıştığımız atölyemizde sabahlayan, halıflekslerde yatan isimlerden bahsediyorum. Kadircan ve Kerem. Pırasa ve Mercimek

Tunç, bizimle aynı sınıfta eğitim almıyordu. O yüzden onu ilk defa bu takımda yakından tanıdım. Daha önceden birkaç kez karşılaşmıştık şimdiyse takımımızın çizimlerini yapan önemli bir isim.

(KORONA YOK İKEN)

Takım mentörümüz Kübra Özdemir. Kendisinin evini atölye olarak kullandığımızı biliyorum ben. Kaç kişi evini böyle bir çalışma alanı haline getirir ki? Benim için fedakar bir anne bir abla modeli.

Kendisi çok komik, eğlenceli biridir. Bir mentörden çok bir anne bir abla olduğunu söyleyebilirim. Birbirimizle dertleştik, anılarımızı paylaştık. Kendisinden çok şey öğrendim.

Takım ruhunu Matiricie ile iliklerime kadar hissettim. Takımca çok fedakarlıklar yaptık. Örnekler vermek isterim:

Sabahlanan geceler/ Uyku Düzeni

Şimdi sayısını sorsanız bilemem. Kerem’in sabahladığı sayıları ise hiç bilemem. O kadar çok ki.
Ben size benim sabahladığım gecelerden bahsetmek istiyorum.

Benim sabahladığım ilk gece robotun su sızdırmazlık testlerini yapıyorduk. Kabloları aşağı kata kadar uzattık sigorta da aşağıda yer alıyordu. Denemeler sabah 4’e kadar sürdü. Sürekli kulağımda şu ses

“Esra, marşa bas!!” robota elektrik vermenin aramızdaki tabiri buydu. Marşa basmak.

O sabah 4 ten sonra saat 6 ya kadar daha çalıştık. Gün doğarken karşılıklı mercimek ve tavuk çorbası içerken hatırlıyorum. İnanılmaz bir ortam herkes yorgun ama çorbalar yine de söylenmiş. Herkes pandemi de evlerindeyken bizler atölyede sabahlıyorduk çalışma aşkı ile.

Yemek düzeni

Bu kadar ağır çalışırken yemek yeme saatlerimiz de şaştı. Az önce dediğim gibi sabah saat 6–7 sularında çorba içiyorduk. Çalışırken beslenmek oldukça önemli. Bunu biliyordum o yüzden benden en çok duyulan cümle “Açım, Haydi yemek söyleyelim.” Oluyordu. Hele bir gün sadece nuddle yeme gafletine düşmüştük. Tüm gün boyu iki paket nuddle. Kerem’in de dediği gibi o paraya çorba söylerdik be.

Fedakarlıklarımızdan belki birkaç örnek daha verebilirim ama tam anlamıyla tüm getirilerini saymak oldukça zorlayacaktır beni. Örnek verecek olursam, takım halinde çalışmayı, düşünmeyi, sorumlulukları beraber üstlenmeyi, zorlukları beraber aşmayı öğrendik.

Geleceğin teknolojide olduğunun farkındayız. 21.yy. yeteneklerini Matiricie takımı ile beraber kazanmaya çalışıyorum. Sunum hazırlamak, sunum yapmak bunlardan sadece biri. Matiricie Takımda yer aldığımdan beri biraz da geleceği görüyorum aslında. Geleceğin işleriyle uğraşıyormuşuz gibi. Kendimi yaşıtlarımdan farklı hissetmemi sağlıyor. Her şeyin ders olmadığını burada daha da anlamış oldum. Matiricie takımını kurmamızda bize yardımcı olan başta mentörümüz olmak üzere herkese çok teşekkür ederim.

Kariyerime Faydası

Halkla ilişkiler kısmında görev üstlendiğimde neler öğreneceğim hakkında hiçbir şey bilmiyordum. Ben o anki bilgilerimi kullanarak bir şeyler ortaya çıkaracağım zannediyordum. Ama hiç öyle olmadı. Her görevimde yeni bilgiler tecrübeler kazandım.

Görevlerimi ufak bir şekilde sıralayayım.

- Post Hazırlamak

- Sponsorluk Dosyası Düzenleme

- Sponsorluk Mailleri atmak

- Takım bütçesini düzenlemek

Post hazırlama görevi ile tasarlama konusunda yeteneğimin olduğunu fark ettim. Böylelikle photoshop ile tanıştım. Pandemi sürecinde boş durmuyor ve internet üzerinden aldığım eğitimlerle bu yeteneğimi geliştirmeye çalışıyorum.

Sponsorluk dosyası düzenleme görevinde eleştirilmeyi öğrendim. Yaptığım işleri sunmadan önce kesinlikle dışarıdan bir göz gibi kendimi eleştiriyorum, eleştirmelerim sonucunda kendimi en iyi düzeye çıkarmak için bulduğum hataları düzeltiyorum. Bu eleştirmelerimin ardından güvendiğim, görüşlerine saygı duyduğum, bir büyüğüme danışarak beni eleştirmesini istiyorum ve tekrardan bulunan hatalarımı düzeltiyorum. Bu süreç sayesinde eleştirmeyi ve eleştirilmeyi öğrendim.

Yüzlerce mail attım ve pratik nasıl olunur öğrendim. Takım bütçesini düzenlerken Excel ile tanıştım. Excel kullanmayı biliyorum sanıyordum meğer hiç öyle değilmiş. Şimdilerde ise Excel eğitimi alarak kendimi geliştirmeye çalışıyorum.

Evet yazım burada son buluyor. Matiricie Takımıyla tanışmış oldunuz. Bizleri desteklemek isterseniz iletişim bilgilerimizi aşağıya bırakıyorum.

Kendinize iyi bakın, Sağlıcakla kalın, Hoşçakalın❤

--

--